Malum eski İstanbul‘u çepeçevre saran surları bilmeyen yoktur. Hiç yakından görmeyenler bile en azından yoldan geçerken görmüşlerdir. Hele surlara yakın yaşayanların pek çoğu çocukluklarından kalan, surların üzerinde, çevresinde geçirdikleri anıları biriktirmişlerdir. İstanbul Surları genel olarak Marmara Surları, Haliç Surları ve Kara Surları şeklinde üç bölümde incelenmektedir. Kara surları Tekfur Sarayı‘ndan Haliç’e kadar olan kısım ayrı bir dönemden kaldığı yahut ön surları olmadığından ötürü olsa gerek, Blakherna Surları olarak ayrı incelendiği de oluyor.
Zeytinburnu sahil tarafında Marmara Denizi kıyısından başlayan Kara Surları dahilindeki esas surlar 4,80 m. genişlikte, yaklaşık 11-14 m. yüksekliğinde ve 50 ile 75 m. aralıklarda burçlarla donanmıştır. Bugün, Zeytinburnu sahilinde bulunan Mermer Kule‘nin hemen orada, yolun kıyısında ilk burç bulunmakta, buradan başlayıp Tekfur Sarayı‘na kadar toplam 96 adet burç var olup bunlar haritada da işaretlenmiştir. Tekfur Sarayı‘ndan sonraki kara surları Blakherna bölgesine girmekte olup 20 burç vardır ve bunlar haritada ayrı renkte tanımlanmıştır. Yine bu surlar üzerinde bulunan kapılar da farklı renkte işaretlenmiştir.
Esas surların yaklaşık 13.5 m. önünde yine benzerlik gösteren bir de ön surlar vardır. Esas surların 2 burcu ortasına gelecek şekilde ön surlarda bir burç bulunmaktadır. Ön surların önünde 14 metrelik bir alan ve bunun önünde 17.5 metrelik hendekler bulunmaktadır.
Surlar üzerindeki burçların bir kısmı sağlam olarak gelmiş yahut sonradan restore edilmiş, bir kısmı sadece bir duvarlı, bir kısmı ise sadece temeli bulunur halde gelmiştir. Burçlar bulunduğu konumun topografik yapısı, surun dönüşleri dikkate alınarak dörtgen yahut çokgen olarak inşaa edilmiştir.
İstanbul Surları üzerinde yer alan kapılar, dönemin ana yollarının şehir dışına çıkış yolları ile bağlantılıdır. Kapıların her iki yanından burç bulunmaktadır.
Sur kapıları aynı zamanda bulunduğu semtlere adını vermiştir. Bunlardan Top Kapısı ve Edirne Kapısı araç trafiğine kapalı sadece yayalar geçebilir, Sulu Kule Kapısı son gördüğümde civarın inşaat alanına dönmesinden ötürü yaya trafiğine de kapalı, Mevlevihane, Belgrat, Silivri kapıları ile Yedikule kapısı araç trafiğine açıktır. Altın Kapı ise Yedikule Hisarı’na bağlantılı olduğundan zaten geçiş yoktur. Haliç’e yakın olan Eğri Kapı araç trafiğine açıktır. Ayrıca sur duvarları üzerinde kapatılan kimi kapıların izlerini görebilmekteyiz.
Yakın zamanlarda doldurulan hendeklerde; esas surlar ile ön surlar arasında kalan bölgede özellikle Yedikule ve Mevlevihane Kapısı hattındaki kısmın kimi bölgeleri bostan olarak kullanılmakta, İstanbul halkının yediği yeşilliklerin üretimi devam etmektedir.
Ayrıca Fevzipaşa, Vatan ve Millet caddelerine yapılan bağlantılar nedeniyle bu bölgelerdeki surlar zamanında yıkılmıştır.
İstanbul Surları’nın kimi bölgelerinde üzerine çıkıp gezme imkânı bulunmakla birlikte dikkatli olmakta fayda var. Ayrıca bazı bölgelerde “balici” olarak tabir edilenlerin mesken edindiği yerler bulunmaktadır. Surların iç tarafı kimi yerlerde sur dibine yapılmış evler ve oluşturulmuş mahalleler nedeniyle de gezilememektedir.
Silivri Kapısı, Silivrikapı (Pege Kapısı, Gate of Spring) Fotoğrafları:
Mevlevihane Kapısı, Mevlanakapı (Rhesium Kapısı, Gate of Region) Fotoğrafları:
Belgrat Kapısı, Belgratkapı (Ksilokerkos Kapısı, Gate of Belgrade) Fotoğrafları:
Yedikule Kapısı (Tabak Kapısı, Gate of Yedikule) Fotoğrafları:
Altın Kapı (Yaldızlı Kapı, Porta Aurea, Golden Gate) Fotoğrafları:
Top Kapısı, Topkapı (Romanus Kapısı, Cannon Gate) Fotoğrafları:
Edirne Kapısı, Edirnekapı (Adrianopolis Kapısı, Adrianople Gate) Fotoğrafları:
Sulukule Kapısı (5. Askeri Kapı, Örülü Kapı, Pempton Kapısı, Taer-Tower Gate) Fotoğrafları:
Eğri Kapı, Eğrikapı (Kaligaria Kapısı, Crooced Gate) Fotoğrafları:
Kara Surları ve Burçlarından Fotoğraflar:
Yeni Fotoğraflar: http://www.canercangul.com/tag/kara-surlari/
Eski Fotoğraflar: http://www.eskiistanbul.net/arama/surlar
Kara yolu ile gelenler İstanbul’a bu kapılardan giriyordu İstanbul surları geçtikten sonra başlıyordu…. Sol tarafta Haliç’e Sağ tarafta Marmara’ya kadar İstanbul’du …Hepsi bu kadardı İstanbul’un…..Bu fotoğrafları izleyerek çocukluğuma döndüm emeği geçenler teşekkürler ediyorum ellerinize sağlık….